TASARIM KURAMLARI 1
作者:AYDIN UÇAR

1. Mimarlık
1.1. MİMARLIK; Kulaklarımızla işittiğimiz renkler; Gözlerimizle gördüğümüz sesler; Avuçlarımızla dokunduğumuz boşluklar; Dilimizdeki mekanın tadı; Ölçülerin güzel kokusu; Taşın öz suyudur. Marcel Breuer
2. KURAM
2.1. Kuram yada teori: bakma, gözleme, üzerinde düşünme anlamına gelen Yunanca ‘theoria’ sözcüğünden gelmektedir.
2.2. Kuram, bilimi yada sanatı, belli bir genellemeye göre açıklayabilir; onun düşünce sistemini eleştirebilir, prensiplerini tanımlayabilir, değişimini ve gelişimini yorumlayabilir. Zaman zaman soyut kurallar yada yasalarla amacına ulaşmaya çalışır. Bazen de kural koyucu olmak yerine, açıklama modeli oluşturmak ve amaçlara eleştiri yoluyla ulaşmak ister. Mutlak bir neden göstermesi gerekmez. İnsan yanlışlıklarından öğrenir, deneme ve yanılma ile ilerler.
2.3. Kuram, düşünsel bir ortam yaratan gerçeklenmiş yada gerçeklenmemiş bilgiler dizgesidir. Tasarımın anlama ve yeniden düzenleme sürecinde seçim yapabilme kolaylığı sağlar, eylem yönlendirir. Geçmişi yorumlarken, bugünü değerlendirebilir ve geleceğe yönelik gelişmenin ve değişmenin dinamizmini ortaya çıkarır, yeni boyutlar kazandırır. Kuram, üslup ve akımlarda gözlenen birlikteliktir.
2.4. Kuram,tüm sorunlara açıklık getirmez, her kuram, kendi sınırları içinde doğrudur.
2.5. Kuram,yaratıcı insan etkinliğinin amacını ye anlaşılmasını engelleyen bilgisizliği aşmak için gereklidir. Kuramsal bakış önce insan olmanın bilincini, sonrada meslek ve uygulamaya yönelik sağlıklı bilincin düşünsel temelini oluşturmaya yöneliktir. Düşünsel boşlukları doldurur, kararsızlıkları açıklığa kavuşturur.
3. TASARIM VE KURAMDA BÜTÜNLÜK
3.1. Ülkemizde tasarım ‘klasik devrini’ İstanbul’un fethinden sonra yaşamaya başlamıştır. 19.yy öncesini, özgün karakterini koruyan Osmanlı devri öncesi tasarım olarak tanımlayabiliriz.
3.1.1. Süleymaniye Cami
3.2. Roma imparatorluğunun ve İtalyan sanatının yöresel ağırlığı Batı etkisinin başlangıcını belirler. 18.yy Lale devrinin de bir başlangıç dönemi olduğu söylenebilir. Buna tasarımda benzetme ye kopyacılık devri de diyebiliriz.
3.2.1. Dolmabahçe Cami
3.3. II. Meşrutiyetle birlikte, Ziya Gökalp ile başlayan özü aramak fikri tasarıma da yansır. Bu devreye I. Ulusal Mimarlık dönemi de denebilir. (1910—1927)
3.3.1. Sirkeci Postanesi
3.4. II. Ulusal Mimarlık dönemi is (1927—1940) yılları arasındadır. Bu iki dönem arasında, yabancı mimarlar, özelliklede Alman ve Avusturyalı mimarların tasarımları büyük şehirlerin çehresini değiştirir. II. Ulusal Mimarlık dönemi, toplum gereksinmelerine aykırı, kısır bir yaratıcılığın öncülüğünü yapmıştır.
3.4.1. Sedat Hakkı Eldem
3.5. 1950 yıllarından sonra, batının deneysel ve kuramsal yaklaşımlarının özümsenmeden benimsendiği görülür. Bu bir karmaşık değişimdir.
3.5.1. Nezih Eldem